Friday 31 January 2014

Filozoftan mektup var..

Felsefe, okul yıllarında çekindiğim ne olduğunu bile anlayamadığım bir şeydi uzunca bir süre.

Lisede Felsefe 1 ve Felsefe 2 derslerini aynı anda işleyip, hatta sınavını bile aynı anda yapmışlardı bize. "İlk beş soru Felsefe 1 e ait, ikinci beş soru de Felsefe 2 dersinin soruları" uyarısı ile de sınavımız başlamıştı.

Düşünün artık, bu derslerin bizi nasıl aydınlattığını.

Uzun lafın kısası felsefe ile tanışmam çok sonraları Alain de Botton'un "Hava Alanında 1 Hafta" adlı kitabını bana hediye eden arkadaşım sayesinde oldu.

"Yeni zamanların etkili, moderen feylesofu" diye tanımlayanlar ile, "bu adam da kendini ne zannediyor? O yazdıklarını zaten biliyoruz. Amerikayı sanki yeniden keşfediyor" diyenlerin bol olduğu yani seveni de söveni de bol olan 1969 Zurih doğumlu olsa da şu anda İngiltere'de ikamet eden bir abimizdir kendisi.

Hakkındaki söylentilere göz atmak isteyenler için kutsal bilgi kaynağındaki şu link işinizi görür bence.

İlk kitabını okuduktan sonra da teker teker diğer kitaplarını da edinip okumalara doyamadım. Bir yanda son derece basit bir dil kullanması insanı bağlarken bir yandan da derinden derinden, "Al takkeyi önüne de bir düşün bakalım" diyen bir havası var. Yazı konuları o kadar birbirinden farklı ve her birisi ne kadar da hayatın içinden okumadan anlatabilmek biraz güç. Düşünün kitap başlıklarından bazıları,

Çalışmanın mutluluğu ve sıkıntısı; çalışmayı neden sıkıcı bulduğumuza da, iş tatminimizi nerede bulduğumuza da ayna tutan bir kitap.

Mutluluğun mimarisi; asrın projelerini, çılgın projelerini olur olmadık yerlere diken büyüklerimizin bu kitabı iyice özümseyene kadar tekrar tekrar ders çalışır gibi okumaları gerekir.

Statü endişesi; İsmi bile bir fikir veriyor da, içi daha fazla şey söylüyor. Geçmişten günümüze, insanların hangi inançlar sayesinde statü kavramı ile başa çıktıklarını anlatıyor.

ve diğerlerinden bir kaç örnek; Öp ve Anlat, Aşk Üzerine, Duygusal Hareket, Felsefenin Tesellisi, Seyahat Sanatı, Ateistler İçin Din ....

Kısaca alışveriş, ulaşım, aşk, din, seks, haberler ve daha aklınıza gelebilecek her bir konu üzerinden felsefe ışığında ilgi çekici ve sürükleyici bir şeyler yazma ve okuyanına da kendisini sorgulama imkanı veren bir yeteneği var.

Neden bahsettiğime bir örnek olsun diye, şöyle bir videosunu paylaşayım kendisinin.
6 bölümlük "Philosophy: A Guide to Happiness" serisinin ikincisi. Epikurus üzerinden mutluluk tanımının günümüze yansımasını anlatıyor.
 Alışveriş ve lüks bizi nasıl mutlu yapıyor? ya da gerçekten yapıyor mu?
ya da arkadaşların, özgürlüğün mutluluk üzerindeki etkisileri nedir?



Dün Alain de Botton un sayfasında bir link gördüğümde de "Ne demiş bakalım bu sefer? Ne üzerine düşündürtecek acaba?" diyerek hemen tıkladığımda "felsefik magazin" kavramı ile tanıştım.

Aman bu kız da neden bahsediyor diye felsefik magazin kelimelerini googlelamayın, karşınıza Nihat Doğan çıkacaktır, konumuzun kendisi ile hiç bir ilgisi yoktur, dağıtmayalım.

Alain de Botton ve bir kaç filozof arkadaşı bir araya gelerek, dünyanın ilk tamamı filozoflardan oluşan bir haber & magazin sitesini kurmuşlar. Popüler "Daily Mail" sitesinde işlenen konuları kendi perspektiflerinden yorumladıkları, ismini de "the philosopher's mail" dedikleri bir sayfaları var. Web adresi de burada. www.philosophersmail.com

Kendisinin ağzından tanıtım yazısı da şöyle bir şey.

The world's most popular English language news website is the Daily Mail. People can't stop reading it, but often complain of how it leaves you feeling. So some fellow philosophers and I have joined together with the ex editor of Britain's Daily Express to start the world's only news outlet staffed only by philosophers. We cover a lot of the same material as the Mail, but handle it very very differently. Please take a look and subscribe if you like it. My latest venture: www.philosophersmail.com

Bu girişim de son kitabının hazırlıkları sırasındaki çalışmalarının bir ürünü.
Son kitabının ismi, The News: A Users Manual

Daha çok taze olan bu kitap henüz Amazon da satışa çıkmamış, şu anda ön sipariş alıyorlar.

Kitap hakkında the guardian da çıkan makale de şu şekilde. 


No comments: